Saman nezlesi, solunan havayla vücuda giren alerjenlerin burunda, gözler ve boğazda meydana getirdiği alerjik bir reaksiyondur. Bu rahatsızlığın tedavisinde öncelikli olarak alerjiye neden olan etkenlerden uzak kalınması gerekir. Ancak, saman nezlesine neden olan alerjenler yaygın olarak görüldüğünden, bunlardan korunmak kolay değildir. Alınan önlemler, ilaç tedavisi ve diğer tedavi yolları sayesinde belirtilerin şiddeti azaltılabilir. Saman nezlesinden korunmak için, özellikle toz ve dumanın olduğu ortamlardan uzak durulmalıdır. Gerekirse maske takılabilir. Ortamın ısısı ve nemi ayarlanmalıdır. Polenlerin daha fazla olduğu mevsimlerde dış mekanlarda bulunmamaya çalışmak, evde pencere ve kapıları kapalı tutmak önemlidir. Bu önlemlere dikkat edildiği dönemlerde saman nezlesi ilaçları doktorun uygun gördüğü şekilde kullanılabilir.

Saman nezlesi tedavisinde en fazla kullanılan ilaçlar antihistaminiklerdir. Bu ilaçların özellikle alerjene maruz kalmadan önce kullanılması daha faydalı olur. Antihistaminikler, alerjenlerin etkisiyle oluşan kaşıntı ve hapşırmada etkilidir. Hangi hastada hangi antihistamin ilacın yararlı olacağı yapılan denemelerle anlaşılabilir. Eğer bir ilaç hastaya iyi gelmez ya da ilacın etkisi zamanla azalırsa, doktorun önerisiyle başka bir ilaç kullanılabilir. Antihistaminik ilaçlar oldukça faydalı olmasına rağmen, genellikle uyku haline neden olduklarından kullanımında hastalar tereddütte kalabilir. Ancak, teknolojik gelişmelerle birlikte yeni üretilen ilaçlarda yan etkiler oldukça azaltılmıştır.

Antihistaminik ilaçlardan sonra saman nezlesi için iyi gelen ilaçlar kortikosteroidlerdir. Bu ilaçlardaki yan etkinin azaltılması için genellikle ağız veya kalça yoluyla değil, burun spreyi şeklinde kullanılır. Rahatsızlığın tedavisinde bunların dışında dekonjestan burun spreyleri ve kromolin gibi alerjik reaksiyonları önleyici ilaçlar da kullanılmaktadır.

Saman nezlesinde uygulanan aşı tedavisi, hastaların alerjenlerden kaçınmasının mümkün olmadığı ve ilaç tedavisinden yeterli fayda sağlanamadığı durumlarda uygulanır. Bu tedavi düşük dozdan başlayarak giderek artan şekilde cilt altına enjektörle tatbik edilir. Vücut bu sayede maddeyi tanır ve alerjik reaksiyon göstermemeye başlar. Bu yöntem, saman nezlesine neden olan alerjen maddeler üzerinde etkili bir yoldur. Haftada bir yapılan aşıyla başlanarak, yaklaşık 3-5 yıl devam eden bir tedavi sürecini kapsar.

Günümüzde ağızdan, dil altından veya burundan verilen damlayla yapılan tedavilerde de başarılı sonuçlar alınmaktadır. Ancak, bu tedavi 5 yaşından küçük çocuklara, bağışıklık sistemi sorunları olanlara, ağır psikolojik sorunlar yaşayanlara, kanser hastalarına veya tedavi sürecini düzenli olarak sürdüremeyecek kişilere uygulanmamalıdır. Bu tedavinin uzman kontrolünde ve güvenli bir ortamda yapılması gerekir. Aşıdan sonra hastaların yarım saat kadar gözlem altında tutulması, olası komplikasyonlara müdahale edilmesi açısından önemlidir.

Saman nezlesi nedeniyle burunda konka büyümesi veya kronik sinüzit gibi sorunlar gelişirse, hastanın ameliyat edilmesi de gündeme gelebilir. Saman nezlesi tedavisinde son yıllarda uygulanmaya başlanan rhinolight yani yüksek yoğunlukta soğuk ışık tedavisi de oldukça başarılı sonuçlar vermektedir. 2-3 dakika süren bu tedaviden sonra, hastalarda oluşan hapşırma, kaşıntı ve tıkanıklık gibi belirtiler sona erer.